yemek yemek.

Türkçe-Ingilizce Ilgili Terimler

çabuk yemek
fast food
çerez yemek
to snack Fiil
darbe yemek
to take a hammering Fiil
dayak yemek
to get a thrashing Fiil
dayak yemek
take a beating
dayak yemek
catch it
güzel yemek
fine dinner
hafif yemek
luncheon
hafif yemek
lunch
hafif yemek
collation
haram yemek
to get something illegally or illegitimately Fiil
hazır yemek
package food
hazır yemek
prepared food stuffs
herze yemek
to make a blunder Fiil
herze yemek
to do something improper Fiil
herze yemek
to say the wrong thing Fiil
kazık yemek
to be cheated Fiil
kazık yemek
to have been badly let down Fiil
kazık yemek
(slang) to be swindled Fiil
kazık yemek
to get the shaft Fiil
kazık yemek
to get sting Fiil
kötek yemek
to get a drubbing Fiil
nefis yemek
slap-up dinner
sıcak yemek
hot plate
sıcak yemek
warm meal İsim, Gıda ve Mutfak
soğuk yemek
cold dish
şamar yemek
to get a slap on the face Fiil
tekme yemek
to get kicked Fiil
tekme yemek
to get a kick Fiil
tokat yemek
to be cuffed Fiil
tokat yemek
to be slapped Fiil
yemek kartı
food card
yemek odası
dining room İsim, Mimarlık
yemek saati
dinner time
yemek yemek
mess
yemek yemek
fare
yemek yemek
grub
yemek yemek
stoke up
yemek yemek
nosh
zorla yemek
to force down something Fiil
(evsahibine) çok pahalıya çıkan yemek yemek
to eat someone out of house and home Fiil
(pişmiş) yemek
dish
acele ile yemek yemek
gorge
açgözlü bir biçimde yemek yemek
to scoff Fiil
adi yemek
slop
ağır yemek
heavy meal
aile içinde yemek yemek
to dine in private Fiil
alabanda yemek
(slang) to get a scolding Fiil
alakart yemek yemek
to eat a la carte Fiil
alaminüt yemek
(dish) prepared to order
alelacele hazırlanan yemek
improvised meal
ana yemek
main dish Gıda ve Mutfak
aşırı yemek yemek
overeat
atıştırmalık yemek
to snack Fiil
ayakta yemek yemek
graze
ayaküstü yemek
to snack Fiil
baş yemek
chief meal
baş yemek
piece de resistance
bedava yemek
free meals
berbat yemek
lousy dinner
birisinin parasını yemek
to keep out someone of his money Fiil
bol yemek
generous meal
bol yemek
large meal
cepten yemek
draw on one's capital
ceza yemek
to incur a penalty Fiil
ceza yemek
receive punishment
çok benzin yemek
to guzzle Fiil
çok yemek
to stuff yourself Fiil
çok yemek
to stuff Fiil
dışarda yemek yemek
to take one's meals out of doors Fiil
dışarda yemek yemek
to dine out Fiil
dışarıda lokantada yemek yemek
boarding out
dışarıda yemek yemek
dine out
domuz gibi yemek yemek
pig
doyurucu yemek
square meal
doyurucu yemek
tuck in
esas yemek (balıktan sonra yenen yemek
entree
gol yemek
to concede a goal Fiil, Futbol
gol yemek
to have a goal scored against one's team Fiil
hafif yemek yemek
to eat lightly Fiil
hakkını yemek
defraud
haklarını yemek
defeat one's creditors
hırsla yemek
devour
hızla yemek yemek
to put on the nose- bag Fiil
hızlı yemek yemek
niffle
iki baş yemek arasında sunulan yemek
(Fr.) entremets
iştahla yemek
tuck away
iştahla yemek
tuck in
iştahla yemek
to eat well Fiil
iştahsız yemek yemek
pick at one's food
işyerinde masada yemek yeme
desk dining
karavana yemek
to mess together Fiil
kazandığını yemek
live on cash earnings
kazandığını yemek
live from hand to mouth
kendi kendini yemek
to eat one's heart out Fiil
kendini yemek
fret
kıtırdatarak yemek
munch
kıymalı yemek
hash
kotarılmaya hazır yemek
ready- to-serve dish
kurt gibi yemek yemek
to eat like a horse Fiil
küçük yemek odası
dinette İsim
lokantada yemek yemek
to eat out Fiil
mütevazı yemek
spare meal
obur gibi yemek
to eat one's hear off Fiil
oburcasına yemek
glut
oburcasına yemek yemek
gormandize
papara yemek
to get one's ears prinned back Fiil
papara yemek
to get told off Fiil
parasız yemek
free- board
parasız yemek
free-board
parasız yemek yemek
to grab for nix Fiil
rüşvet yemek
to practise bribery Fiil
sermayeden yemek
to make inroads upon one's capital Fiil
sermayeden yemek
live on one's capital
sermayeden yemek
invade the principal
sermayeden yemek
tap capital
sermayeden yemek
live off the income
sermayeden yemek
to make holes in one's capital Fiil
servetinden yemek
live on prior means
sulu yemek
stew İsim, Gıda ve Mutfak
tatsız yemek
mess
tıkabasa yemek
stuff
tıkabasa yemek
cram
tükenmiş yemek
(restaurant) dish that is off
vurgun yemek
to die from the bends Fiil
vurgun yemek
to be crippled by the bends Fiil
yemeğini yemek
to eat a meal Fiil
yemek
ingest
yemek
to capture Fiil, Satranç
yemek
erode
yemek
victuals
yemek
eat
yemek
touch
yemek
tucker
yemek
repast
yemek
feed
yemek
food
yemek
chow
yemek
provender
yemek
put away
yemek
meal
yemek
to corrode Fiil
yemek
(money) to spend recklessly Fiil
yemek
to consume Fiil
yemek
nourishment İsim
yemek
to eat Fiil
yemek
fret
yemek
to have Fiil
yemek
diet
yemek
eats
yemek
have
yemek
ingesta
yemek
ingestant
yemek ...
dining
yemek artığı
fragments of a meal
yemek asansörü
plate carrier
yemek borusu
throttle
yemek borusu
food pipe Tıp
yemek borusu
gullet İsim, Tıp
yemek çantası
tuckerbag İsim
yemek çantası
lunch kit İsim
yemek çubuğu
chopsticks İsim, Gıda ve Mutfak
yemek davetinin sonunda yenilen bir kap yemek
savory İsim, Gıda ve Mutfak
yemek gideri
meal expense İsim
yemek giderleri
meal expenses İsim
yemek hazırlamak
to prepare a meal Fiil
yemek ısıtmak
to heat up food Fiil, Gıda ve Mutfak
yemek kuponu
food coupon
yemek kuponu
soup ticket
yemek kuponu
meal ticket
yemek kuponu
luncheon voucher
yemek kuponu
meal voucher
yemek listesi
bill of fare
yemek listesi
menu card
yemek listesi
menu
yemek masası
dining table İsim, Gıda ve Mutfak
yemek masası
dining room table İsim, Gıda ve Mutfak
yemek masası iskemlesi
dining chair
yemek masrafı
food expense
yemek odasına geçmek
to proceed to the dining room Fiil
yemek öncesi
preprandial
yemek paydosu
meal interval İsim
yemek salonu
dining hall
yemek salonu
(ship) dining saloon
yemek seçici
finicky
yemek sonrası
post prandial
yemek tabağı
dinner plate İsim, Mutfak Cihazları
yemek tarifi
recipe
yemek tarifi kitabı
recipe book
yemek tasarımcısı
food stylist İsim, İstihdam
yemek yardımı
mess allowance
yemek yeme
eating
yemek yeme
dining
yemek yenilen köşe
dining recess
yemek zamanı
mealtime
yemek zehirlenmesi
ptomaine poisoning
zevkle yemek
to feast Fiil
zılgıt yemek
to get a severe tongue-lashing Fiil
Türkçe-Ingilizce terim çevirileri: Zargan Ltd.

yemek
Ağızda çiğneyerek yutmak
yemek
Yemek işi